catflap.org Online Dictionary Query |
2 definitions found
From English-Turkish FreeDict Dictionary ver. 0.3 : [ freedict:eng-tur ]
single /sˈɪŋɡəl/
1. tek, bir, yalnız, ayrı, münferit
2. bekar, evlenmemiş
3. özel, hususi, tek kişilik
4. iki tarafta yalnız birer rakip bulunan (oyun)
5. sağlam
6. sade, basit, saf
7. bir kat, yalın kat
8. çiçekleri yalın kat olan
9. (gen.) (çoğ.) teniste tekler, single
10. golfta iki oyuncu ile oynanan oyun
11. beysbolda vurucuyu birinci kaleye ulaştıran vuruş
12. krikette bir sayı kazandıran vuruş
13. tek kişilik oda. single barrel tek namlulu (tüfek) . single entry (tic.) basit defter tutma. usulü, ana deftere bir kere kaydetme
14. bir kerelik giriş. single file birbiri arkasına dizilen sıra
15. tek sıra. single tax (tic.) tek dereceli vergi. singletrack tek hatlı, tek yönlü
16. tek açıdan değerlendiren.
From English-Turkish FreeDict Dictionary ver. 0.3 : [ freedict:eng-tur ]
single /sˈɪŋɡəl/
1. (gen.) "out" ile seçmek, ayırmak
2. birer birer almak
3. (beysbol) vurucuyu birinci kaleye ulaştıran vuruşu vurmak.
Questions or comments about this site? Contact dictionary@catflap.org
Access Stats